Suphi Suphi bir acayip adam Suphi Suphi benim canım ciğerim
Kimse bilmez nereli olduğunu
Suphi Suphi bir acayip adam Suphi Suphi susar akşam oldumu
Bir cebinde daskapital Bir cebinde daskapital Bir cebinde kenevir tohumu
Suphi Suphi bir acayip adam Suphi Suphi benim canım ciğerim
Fırtınadan arta kalmış bir teknede tevekkül içinde Görkemli sakalı ve iğreti parkasıyla gizlediği macerasıyla Bir acayip adam yaşardı Akşamları susardı ben konuşsam kızardı bir eski zamandı Hazirandı Çocuktum evden kaçmıştım gelip ona sığınmıştım Küçücük bir koydu sığdı burayı keşfeden belki oydu Uzaktan kasabanın ışıkları yanardı içim anneyle dolardı ağlardım Suphi şöyle bir gözatardı Gizli bir cigara sarardı ağlardı Sonra barışırdık ben flüt çalardım cigara sönerdi ağlardık Nerden geldiğini bilmezdim kimsesizdi belki kimliksizdi Onun macerası onu ilgilendirirdi kimseye ilişmezdi Birşeylere küfrederdi hep tedirgin bir balık gibi uyurdu Bazen kaybolurdu arardım yağmurun altında dururdu Bir kalın kitabı vardı cebinde dururdu hergün okurdu Ben bişey anlamazdım kapağını seyreder duymazdım Sakallı bir resimdi kimdi ne kadar mütebessimdi Sordum birgün Suphi'ye söylediklerini niye anlamıyorum diye "Bildiklerini dedi yüzleştir hayatla ve sınamaktan korkma doğruyla yanlışı o zaman ayırabilirsin ve onu anlayabilirsin" Sonra gülerdi günlerim yüzlerce ayrıntıyı merak etmekle geçerdi Sonra yine akşam olurdu Suphi susardı ben konuşsam kızardı Tekneye martılar konardı yüreğim Suphiye yanardı ağlardım Suphi denize tükürürdü gökyüzünü tarardı ağlardı Sonra barışırdık ben flüt çalardım ağlardık
Bir sürgün kasabasıydı bir eski zamandı Hazirandı Çocuktum evden kaçmıştım gelip ona sığınmıştım Birgün aksilik oldu annem beni buldu Suphi kaçıp kayboldu Kasaba çalkalandı olay oldu ben sustum kanım dondu Polisler onu bulduğunda tekti Felaketti herkes meydanda birikti Karakoldan içeri girerken sanki mağrur bir tüfekti Ansızın bana dönüp baktı Anladın mı dedi anladım dedim anladım Ve o günden sonra hiçbir zaman hiçbir yerde hiç ağlamadım.